29 Temmuz 2013 Pazartesi

1877


Sene 1877, 
Haymarket Olayları, Chicago, 
Albert Parsons'a dediydim ki, dostum havada terör kokusu var. 
Zira az sonra cadı avı başlayacaktı.

1877 Chicago ile 2o13 Ülkem, biliyorum gördüm yaşadım: 
Alın o günlerden birkaç kare:
McCormic Grevcileri fabrikaya yürümeye başladılar.
Kimse kışkırtmadı onları.
Kimse zorlamadı yürümeye, ,
dinlemeyi bıraktılar, 
dış kapılara doğru yürüyüşe geçtiler
Ama daha onlar bir şey yapmadan fabrika polisleri ateş etmeye başladı. 
Savaş alanına döndü orası.
Grevciler silahsızdı. 
Polis sıra olmuş, 
tabancalar bir kol uzaklıkta, 
tüfekler desen öyle, 
rast gele ateş ediyorlardı.

Fabrikanın bu rağmen takviye istediğini gördüler. 
Bu uzun vakit ister değil mi?
Ama sanayide bir araba polis yetişti, 
arkasından iki araba...
Derken silahlı 200 polis sardı her yanı.

Ben değil, tarih yazıyor...

meydanlarda

Dolanıyor epeydir
memleket meydanlarında
görürüm bilirim 
Dadaloğlu, 
Bedreddin, 
Börklüce...

Gün ışır, yıldız yağar 
Mahir, 
İbrahim, 
Deniz meydana inince.

25 Temmuz 2013 Perşembe

teksin Taksim


Bir zamandır
meydanların en namlısıdır Taksim, 
en güzeli. 

!977'de vurulup 
ama ölmediğini 
gösterdi.

zulüm


Ta Zumbar'dan beri 
ben hep zulümden kaçtım 
zulüm hep beni buldu, 

yahu bu nasıl bir işti?

O kadar ki, 
Çelebi Baba, 
evlat ben bu yüzden hep yollardayım hep uzakta, 
derdi.

Yani...

15 Temmuz 2013 Pazartesi

kim bunlar

Şu güzelim günlere dair yüzlerce analiz yapıldı ki hepsi de birbirinden çarpıcı, hakiki, nesnel… Buraya bir yenisini ekleyebilirim. Ama farklı şeyler söyleyeceğimi sanmıyorum. Bir dönem tüm unsurlarıyla deşifre edilmiştir; bu, tek başına paha biçilemez bir zaferdir derim özetle.
Ama bu yazıda başka bir şey yapacağım.


Herkes görmüştür bu fotoğrafı, en marjinal direnişçiler dendi, Maskeli Beşler dendi, ne güzel şeyler dendi. Hayatımda gördüğüm en güzel fotoğraf diyorum. 

Direnişi, alışılageldiği gibi kökü dışarıda göstermeye çalışanlar bu fotoğrafa beş dakika baksınlar, bırakın duruma vakıf olmayı inanın kişisel gelişimlerini bile tamamlarlar, öyle üfürükten kitaplar okumaya da gerek kalmaz.
Halkın hangi noktaya geldiğini şu sanat eseri fotoğrafa birazcık bakıp analiz edemiyorlarsa da onlar için yapacak bir şeyimiz yok. Bir dakika saygı duruşu…

Bu karenin, geriye dönüşle, bir sinema filmi bile olur hem de nefis bir dönem filmi olur bu. Anları önemsemeli dostlar. Hadi hamasi bir laf edeyim; o anların, kâğıtlarda mühürlenmiş zamanların arkasında destanlar yatar.
Bana göre, bu fotoğrafın asıl gücü içinde doğal olarak barındırdığı mizahi derinlikten geliyor; en sıradan insanların içinde yatan kaplandan geliyor, en samimi memleket sevgisinden geliyor; ihalelerden, medya, inşaat vs patronluğundan değil.
Ama komplocular, lobiciler, kökü dışarıdacılar, marjinalciler için bir küçük bir analiz yapayım izninizle, mutlu olsun fukaralar.
Açıklıyorum:
  • Duvarın dibinde gördüğünüz kişi en marjinal terör örgütlerinin soğuk savaş dönemi liderlerinden biridir.(Şimdi dönüp de fotoğrafa tekrar bakabilirsiniz.)
Yıllardır sinsice pusuda yatmış ve böyle bir fırsatı kollamıştır. Zaman ve zemin müsait olunca da yeraltından çıkıp o hain planlarını uygulamaya geçirmiştir. Hem anarşist ama hem de komünist bir sosyalistin : ) önde gidenidir ki zaten en önde duruyor. En çok ondan korkulmalı. Beyaz adam bilir, Kızılderili reis bertaraf edilirse kabile direncini kaybeder. İşte o bir eli su şişeli, diğer elinde tanımlanamayan bir cisim (atom bombası olabilir) ve başlatacağı nükleer saldırıda tabi ki korunmak için gaz maskeli adam var ya… Dostlar, şu satırları yazarken tüylerim diken diken oldu. Düştüğüm dehşetten ürperdim bre! Evet, önce onun direnci kırılmalı, çünkü mendebur örgütçülüğüyle bir imparatorluğu sona erdirebilir.
  • Hemen arkasındaki kapüşonlu sakallı ise bildiğiniz bir bölücüdür. 
Sürece zarar vermemek için tekilden ve tebdili kıyafet gelmiş. İşler kızışınca üstündeki hırka örgüt bayrağına dönüşecek ve memleket elden gidecek.
  • Ortadaki o eli bayraklı yok mu o eli bayraklı! Siz onu Türk bayrağı zannediyorsunuz ama değil.
Faiz Lobisinin bayrağı o. Adamın kendisi de en ileri müreffeh demokrasileri yıkıp kendi düzenlerini kurmaya çalışan Faiz Lobisinin bir numaralı ajanı. Bakmayın yaşlı ve ürkek göründüğüne, bunlar fena kılık değiştirir. Zannediyorsunuz ki o bayrağı olası bir TOMA tazyiki veya gaz saldırısı korkusuyla siper ediyor. Nişan alıyor bre! Oradan tek hamleyle (Bahsedilen fosforlu kedigözlerin kendisi olabilir, o ne bakış öyle?) yükselen ekonomiyi yerle bir edecek. (Bu arada hep iyi giden, yükselen, önü açılan, saçılan ekonomiden bahsediliyor ya, rica ediyorum, tanıdıklarımdan bir kişi şu dönemde işleri iyi giden ve makul hayatlardan süren bir ahbabım falan bana bir ses versin ki bir umutla göneneyim. Söz, borç filan istemeyeceğim.) Evet, ifşa ediyorum, Faiz Lobisinin adamı o zattır. Elindeki de bayrak değil bir hokus pokus ile dönüştürüp manipüle edeceği hisse senetleridir. Elinde bayrakla kimseleri kandıramaz.
  • Tam arkasındaki gözlüklü ve maskeli şahıs ise on yıllardır muhterem sağcı edebiyatın ifşa etmeye çalıştığı ama bir türlü bulamadığı dış mihrakın ta kendisidir.
Bakınsanıza hem garip bir gözlüğe bürünmüş hem da güya gaz maskesi takmış. Yemezler! Hem siyaset stratejisi analizi itibariyle durduğu yere bakar mısınız? Evet evet! İpleri elinde olan kuklacı dış mihrak işte o! En marjinal sol örgütleri en önde gördüğünüz liderleriyle yöneten o; bölücü hareketleri nifaklara sevk eden o; Faiz lobisi zaten kankasıdır ki ikiletmez lafını.
  • En arkadaki, amca görünümlü tehlikeyi henüz araştırıyorum;
CHP’nin haklı galeyana getirmek için alana sürdüğü adamı olabilir(yahu, CHP’nin böyle bir çapı olsaydı ülkeyi zaten onlar yönetirdi şimdiki muktedire benzer bir şekilde).  
  • Durun be, durun; yılların teröristlik tecrübesi ile her bir çapulculuğu planlayıp uygulamaya sokan bir gizemli teorisyen olabilir. 
  • En fenası, polisi tahrik edip bu manada su sıktırmaya, gaz fırlattırma çalışan bir tahrikçi de olabilir. 
  • Direnişin kasası olabilir. 
  • Hımm, elindeki de pek ala bir deste paranın ta kendisi olabilir, hem o gözlüğe bakar mısınız kendini gizlemeye çalışan ve yükselen itibarımıza yalan haberleriyle zarar vermeye çalışan yabancı basın temsilcisi olabilir. 
  • Düşündüm de seçim barajını düşürüp hatta kaldırıp böylece keyfi yerinde iktidarın tekerine çomak sokmaya çalışan bir bedbaht olabilir. 
  • Karamba karambita! 
  • Bizim Çiko’nun halk içindeki tecessümü olabilir de olabilir yahu! Ona da dikkat etmeli.
Hatta ona en çok dikkat etmeli.
Zira halkın “yeter ulan” diyen sesinin en baba hali de olabilir.
İşte bu son ihtimal, yeni bir devrin fotoğrafını da veriyor olabilir.

4 Temmuz 2013 Perşembe

kuyucu


Evet,
yine bu topraklarda 
"geride bırakılması tehlikeli olan unsurlar" diye 
öldürülmüştük, 

sonra 
kuyularda bunaltılıp... 

Çok zor zamanlardı.

anlamak


Meseleleri anlamayanlar, 
anlamak istemeyenlerdi çoğu zaman, 
demiştim bir derebeyine. 

Hükmettiği topraklarına dalmıştı. 
Anlamadım, 
demişti.

3 Temmuz 2013 Çarşamba

ilk


Lakin, 
bu topraklarda tanık olduğum 
pek bağımsız ilk halk hareketidir Gezi Park, 
desem, 
bana inanmazlık etmeyin.